GAZZE SOYKIRIMINDA SÖMÜRGECİLİĞİN ÖZET TARİHİ
Batı etkisindeki grup ve devletlerin sessizliği, AVRUPA ve ABD devlet başkanlarının SİYONİSTLERE verdiği destek, SİYONİST REJİMİN suç sınırının nerede olduğu ve İSRÂİL'in Batılı destekçilerinin “Bu Bebek Öldürme Makinesine Ne Zaman Fren Koyacağı?” sorusunu gündeme getiriyor.
Bunu cevaplamak için, Batılıların Siyonist rejimin suçlarına sorgusuz sualsiz destek vermelerinin nedenini anlamamız gerekir. Başka bir deyişle, ‘İNSAN HAKLARINI DESTEKLEME’ sloganıyla evrenin kulaklarını sağır eden AVRUPALILAR, nasıl oluyor da bugün FİLİSTİN'deki olaylara kör oluyor?
Bu önemli soruları cevaplamak için BATI GÜCÜNÜN kökenlerine kısa bir göz atmak gerekir.
Batı hükûmetlerinin gücünün kökleri; 15. yüzyıldan itibaren SÖMÜRGECİLİĞE dayanmaktadır ve sömürge döneminde BATI'nın tutum ve davranışlarına bakıldığında birçok gerçek ortaya çıkar.
AVRUPALI sömürgeciler, ASYA ve AFRİKA'da, ayrıca AMERİKA ve PASİFİK kıtalarında kurdukları her ülkede ve girdikleri her toprakta tutarlı ve benzer yaklaşımlar benimsediler:
1- Kolonilerin yerli halkını, her türlü doğal ve yasal haktan yoksun, ikinci ve üçüncü sınıf insanlar olarak gördüler,
2- Kolonilerin toprak, kaynak, doğal ve yer altı zenginliklerini kendi mülkleri olarak telakki edip sahiplendiler,
3- Yerli nüfûsu, SOYKIRIM ve KÖLELEŞTİRME yoluyla önlerinde hiçbir engel kalmayacak şekilde azalttılar,
4- Kolonilerin yerlileri arasında anlaşmazlık yaratarak, yağma ve suçlara karşı ayaklanmalarını engellediler.
Yukarıdaki listeye bir bakalım. Bunlara elbette birkaç tane daha ekleme yapabiliriz. FİLİSTİN trajedisi ve GAZZE'deki bu günlerin hüzünlü öyküsünde olanlara ne kadar da benziyor.
İnsan hakları konusunda çifte standartlar, bebek katlini görmezden gelme, FİLİSTİNLİLER arasında nifak tohumları ekme, FİLİSTİN toprak ve kaynaklarını ele geçirme, vb.
Aslında FİLİSTİN, son beş yüzyılda Batı sömürgeciliğinin somutlaşmış tarihidir. Tek fark; “Avrupalıların Sömürge Döneminin Sonunu İddia Ettiği 21. Yüzyılda da Devam Etmiş” olmasıdır.
SİYONİSTLERİN cürümleri; sömürgecilerin ASYA ve AFRİKA'daki davranışlarının, AMERİKA ve AVUSTRALYA yerlilerinin karşısındaki tüm acı anılarının tekrarlanmasından başka bir şey değildir.
LİBERAL KAPİTALİST SÖYLEMDEN DOĞAN BU SAHTE MEDENİYET, Dünyayı Baştan Çıkardığı Aldatıcı Sloganları Çiğneme Pahasına Olsa Bile, Çıkarlarının Gerçekleşmesini Engelleyen Her Şeyi Ortadan Kaldırır.
GASPÇI SİYONİSTLER, dört kıtadaki AVRUPALI sömürgecilerin abartılı ve suçlu davranışlarının mirasçılarıdır ve belki de bu yüzden mavi gözlü destekçilerinin kanlı elleri kanla kaplıdır. Beş yüzyıldır yaptıkları şey şimdi GAZZE ŞERİDİ'nde vahşi bir YAHUDİ çete tarafından tekrarlanıyor. Hepimiz biliyoruz ki günümüz BATILI hükûmetlerinin güç ve ihtişamı bu SÖMÜRGECİ YAĞMALARIN ÜRÜNÜDÜR. Bıçağın Kendi Sapını Kesmesini Beklememeliyiz.
Bu yüzden, bu noktaya kadar gerçekleşen her şey İSRÂİL'in Batılı destekçilerinin mazideki davranışlarının acı bir tekrarıdır. Ancak sahneyi farklı şekilde şekillendiren tek bir fark vardır ve bu da "DİRENİŞ" adı verilen bir olgudur.
Sömürgecilik tarihi boyunca ezilen uluslar sömürgecilere karşı birçok çaba sarf etmiş olsalar da;
Birincisi, “Bu çabalar hiçbir zaman sürdürülebilir bir söylem haline gelmemiştir ve bunun işareti, İNGİLTERE ve FRANSA gibi sömürgeci hükûmetlerin bazı eski ASYA ve AFRİKA kolonilerinde devam eden etkisidir.”
İkincisi, “Her çaba nihayetinde belirli bir bölgeyle sınırlı kalmıştır ve ‘DİRENİŞ EKSENİ’ne benzer bölge ötesi etkilere sahip bölgesel bir eksen, egemenlik sistemine karşı gücünü hiçbir zaman bugün olduğu gibi göstermemiştir.”
Temel olarak uluslararası egemenlerin, ister AMERİKA ister BATI AVRUPA olsun HAMÂS ile ilgili temel problemi; “Sadece Aşırılıklara Karşı Durmakla Kalmayıp, Aynı Zamanda Diğer Ulusların Direnişi İçin Bir Model Haline Gelmiş Olmasıdır.”
BATI'nın, hattâ onunla ittifak halindeki bir grup gerici Arap yönetiminin, FİLİSTİN halkının direnişinin bir sembolü olarak HAMÂS'ın yok edilmesi"nin destekçileri haline geldiğini ve bunun bedeli olarak baştan çıkarıcı sloganlarını bile unuttuklarını görüyorsanız, bunun nedeni aslında bu derin komplekstir.
FİLİSTİN'de, sömürgeci suç ve ihânetlerin acı tarihi sıkıştırılmış bir şekilde tekrarlanıyor. Ancak bu sefer onu farklı bir kader bekliyor. İnşallâh DİRENİŞ, FİLİSTİN halkının bu sefer tarihi farklı şekilde şekillendirmesine yardımcı olacak!