İSRÂİL, İRÂN’A SALDIRDIĞINA BİN PİŞMAN (III)
Şimdi İran hedefli saldırılarla karşılık verdi, ancak İsrail hâlâ ayrım gözetmeksizin bombalıyor. 26'sı çocuk olmak üzere 60 kişi tek bir binada şehit edildi, ancak dünya yine sessiz.
Batı'nın, dünyanın en "ahlaki" ordusu olarak adlandırdığı İsrail'in durumu böyle. Bu AHLAKSIZ ve KALLEŞ ordu gerçekte en kötü vahşeti sergiliyor. Hiçbir yasal gerekçe olmadan İran'a saldırdılar, BM yasası ve uluslararası düzenlemeler ihlal edildi. İran'ın imzalamaya hazırlandığı nükleer anlaşma da engellendi. İran, IAEA'ya tam işbirliği teklif etmişti.
Hatta ülkesine Amerikalı müfettişlerin gelmesine bile razıydı. Fakat Amerikan başkanı güvenini boşa çıkardı. İran her şeyin yolunda gittiğini düşünürken perde arkasında müzakere ekibi öldürüldü. Ali Şamhani ve İran'ı barış yoluna sokmaya çalışan herkes öldürüldü. Bütün bunlar İran'ı hazırlıksız yakalamak için yapıldı. Bu saldırı "Pearl Harbor" gibi gizli ve temelsizdi ve Amerikalılar zaten bu suçtan şaibeliydi.
Şimdi bazı Amerikalı entelektüeller ve dünya meseleleri uzmanları, en kötüsünün tüm bunları yapan insanların cahil, aptal ve dikkatsiz insanlar olması olduğunu söylüyor. Başkanın etrafında ciddi ve bilgili danışmanlar yok. Savaşı bir oyun olarak gören insanlardan tavsiye alıyor. Ve tüm dünya bu savaşın bedelini ödüyor.
Scott Reiter, Rusya'nın inisiyatif almayacağını açıkça belirttiğini, ancak ABD İran'a nükleer saldırı başlatırsa Rusya'nın Avrupa'yı hedef alacağını söyledi. Bu tehdit gerçek ve üzücü olan şey, Amerikan liderliğinin bu gerçeği anlayamamasıdır. Tüm bunlar başkanın zayıflık, bencillik ve güvenilmez kişiliği yüzünden oluyor.
Barıştan sürekli bahseden ama birinin baskısı altında savaş başlatan kişi bir lider değil, zayıf, duygusal ve kendini kandıran bir kişidir. Dünyada kalan azıcık umut, Orta Doğu'da ticaret ve kalkınmaya dayalı yeni bir gelecek isteyen liderler sayesinde canlandı ama Amerikan başkanı bu çabaları da boşa çıkardı.
Scott Reiter sonunda şu soruyu soruyor:
“Biz sıradan insanlar nerede duruyoruz? Hiçbir protesto yok, hiçbir hareket yok. Sanki herkes baskıyı kabul etmiş gibi. Topluca başarısız olduk.”
Gergin ve Sürekli Değişen Bir Durum
Askeri uzmanlara göre, İsrail'in son eylem ve tepkileri, saldırıyı planlamış olmasına rağmen, İran'ın karşı saldırılarından ve yıkıcı füzelerinden kendisini korumak için net bir planı olmadığını gösteriyor. Belki de bunları beklemiyordu.
İsrail'in şu anki tek umudu; doğrudan askeri işbirliği veya İran'ı saldırıları durdurmaya zorlamak için diplomatik baskı yoluyla Amerika Birleşik Devletleri'ni bu savaşa dâhil etmek olduğudur.
Ancak durum artık o kadar karmaşık ve tehlikeli hale geldi ki, ABD'nin müdahale etmesi pahalı ve istenmeyen bir anlaşma haline geldi. Şu anda Amerikan politikacılarını, özellikle Trump'ın ekibini ihtiyatlı bir yaklaşım benimsemeye zorlayan şeyin bu öngörülemeyen tehlikeler olduğu..
Tüm bunlara rağmen ABD dün, B-2 stratejik bombardıman uçaklarıyla İran için son derece kritik olan Fordo Nükleer Tesisi’ni vurdu. Ayrıca, Tomahawk füzeleriyle de Natanz ve İsfahan nükleer tesisleri hedef alındı.
Trump’a göre bugün (24.06.2025) ATEŞKES var. Fakat çatışmalar bugün de sürüyor. İran Güney İsrail'deki Bi’r es-Seb’a/ بئر السبع kentini benzeri görülmemiş şekilde vurdu.
ABD bölgedeki vekili İsrail üzerinden ateşe benzin dökmeye devam edebilir. Trump’ın yalancı ve aldatıcı kişiliği buna son derece müsait zaten.
Psikolojik ve Sinirsel Savaş
Dünya genelinde düşman ihtiyaç duyduğunda psikolojik savaş taktikleri kullanır veya güçlü bir dosttan yardım ister. Böyle bir durumda çeşitli yollarla insanlar arasında korku ve terör yaymaya çalışır. Günümüzde sosyal medya platformları bu amaçla kullanılmaktadır.
İsrail ve İran arasındaki çatışmada psikolojik ve sinirsel savaş taktikleri de kullanılıyor. Ancak İran'ın beklenmedik tepkisinden sonra İsrail'in savaşın yumuşak cephelerine de önemli ölçüde dikkat ettiği anlaşılıyor.
Belki de bunun nedeni, İran'ın büyük ve dirençli bir ülke olduğunu, onu büyük ölçekte hedef alamayacağını ve teslim olmaya zorlayamayacağını artık fark etmiş olmasıdır. İsrail, 360 kilometrekarelik bir alanı kaplayan GAZZE’de her gün masum insanları katletmesine rağmen hala başarılı olamadı. İran'ın toplam yüzölçümünün ise 1,8 milyon kilometrekare olduğunu unutmamak gerekir.
İsrail meseleleri konusunda önde gelen bir uzman olan Âdil Şâdî'ye göre İran, korku salmak ve İsrail'deki hayatın çeşitli yönlerini çökertmek için operasyon yürütüyor. İsrailliler ise Netanyahu'nun İran'a karşı operasyon başlattığı anı her gün lanetliyor.
Hangi İsrail Zaferinden Bahsediyorsunuz? ZAFER İDDİA Eden, Amerika'dan Yardım İstemez.
- B İ T T İ -