Her gün, her gece, her an savaş varken, temizlik meselesi de ayrı bir CEPHE haline geliyor. İşgalci İsrail ordusunun sürekli ablukası ve tıbbi ve insani yardım ulaştırmasındaki kısıtlamalar, GAZZE'deki hayatı cehenneme çevirmiş durumda. Yaşlıların durumu öyle ki; vücutlarını temizleyecek hiçbir araçları, ilaçları, rahatları ve huzurları yok. Sessiz ama ÖLÜMCÜL bir işkenceden geçiyorlar.
  SESSİZ BOMBA: Kıtlık, Yoksunluk ve Çaresizlik
  Sağlık altyapısının acımasızca tahrip edilmesiyle yaşlılara yönelik Hasta Bezi artık bir lüks değil, acil ve vazgeçilmez bir tıbbi zorunluluk haline geldi.
  Bu sadece bir temizlik meselesi değil, bir ölüm kalım meselesi. Hasta bezi olmadan zayıf vücutlar yaralanır. Enfekte olan veya iltihaplanan bu yaralar fistüle dönüşür. Vücudu çürütmeye, kanı zehirlemeye ve en sonunda acı dolu bir ÖLÜME yol açar.
  Annesine bakan Arife Şaban, yaşadığı acıyı şu şekilde anlatıyor:
  "- Annemin vücudunda yeni yaralar açmasın diye sürekli bez parçaları kullanıyorum ve dua ediyorum."
  Birkaç haftadır ped bulmak için “Tüm mağaza ve eczanelerin kapısını çaldığını, ancak her yerde hayal kırıklığına uğradığını” söylüyor. Bu bez parçaları anneye acı veriyor, alerjiye neden oluyor ve bu durumun daha ne kadar süreceğini bilmiyor.
  TİCARET TİRANLIĞI: Çâresizliğin KÂR Fırsatına Dönüşmesi
  Bu korkunç krizin ortasında, bazıları GAZZE'nin acısını kazanç kaynağına dönüştürdü. Görgü tanıkları, bazı dükkanlarda tek bir Pamper'ın 30 şekele satıldığını söylüyor. Tam bir paket bulursanız, fiyatı 600 şekel, yani yaklaşık 180 dolar. Bu, yoksulluk sınırında yaşayan çoğu aile için karşılanamayacak bir meblağ.
  Yaralar, Zehir ve Yavaş ÖLÜM
  GAZZE'nin önde gelen beslenme uzmanlarından Dr. Suâd Ubeyd, "Bu ihtiyacı görmezden gelmenin sadece dikkatsizlik değil, aynı zamanda doğrudan ölüm cezası olduğunu" söylüyor.
  "Hasta Bezleri zamanında değiştirilmediğinde veya uygun olmayan kıyafetler kullanıldığında vücutta yaralar oluştuğunu, bu yaraların daha sonra çürüdüğünü ve kana zehir karıştığını" açıklıyor. Bu risk, yaşlılar gibi bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde daha da büyük.
  Dr. Ubeyd, "Elektrik ve yakıt eksikliğinin Havalı Hasta Yataklarını nadir hale getirdiğini ve küçük yaralanmaların bile ölümcül olduğunu da" sözlerine ekliyor.  "Gazze'de yaşlıların ölüm oranı son günlerde yüzde doksanlara ulaştı ve bunun temel nedeni savaş şartları." diyerek yürek burkan bir açıklama yapıyor.
  Hastalık, Yoksunluk ve ÖLÜMÜN GÖLGESİ
  GAZZE'de on binlerce yaşlı insan sadece bez sıkıntısı çekmekle kalmıyor, aynı zamanda diyabet, yüksek tansiyon ve kalp hastalığı gibi ölümcül hastalıklarla da mücadele ediyor. Günlük ilaçları onlar için hayatın garantisi olsa da, işgalci İsrail hükûmetinin kısıtlamaları nedeniyle hastaneler bile onlara yardım edemiyor. Böyle bir durumda, bu yaşlılar her an ÖLÜMÜN kıyısında yaşıyor.
  Sessiz Çağrı ve DUYARSIZ DÜNYA
  Gazze Tıbbi Yardım Derneği Başkanı Dr. Bessâm ZEKKÛT, krizin ciddiyetini şöyle anlatıyor:
  "BEZ krizi aylardır devam ediyor, ancak her geçen gün daha da kötüleşiyor. Son dört aydır GAZZE'ye tek bir sevkiyat bile ulaşmadı.
  "Daha önce elimizde kalan stokları kullanıyorduk, şimdi o da tükendi."
  En son “400 yaşlıya sadece birkaç günlük destek sağlayabilen 2.000 paket hasta bezi dağıtabildiğini” ilâve ediyor.
  Acı dolu şu cümlesi ise gerçekten yürek parçalayıcı:
  "- Birleşmiş Milletler'e ÂVİL YARDIM çağrısında bulunduk. Fakat işgalci İsrail hükûmeti bu insani ihtiyaçlara hiç önem vermiyor. Sanki yaşlıların onur ve haysiyeti insan haklarının bir parçası değilmiş gibi!"
  İnsan Vicdanı Ne Zaman Uyanacak?
  Hasta bezi eksikliği, acı dolu bir hikâyenin sadece bir bölümü. GAZZE'deki yaşlı, çocuk, kadın, yaralı, hasta ve evsizler hep aynı soruyu tekrarlıyor:
  Dünya acımızı görmüyor mu? Küresel vicdan; bu bitmek bilmeyen kara duman, ceset ve gözyaşı yağmuruna hiç uyanmayacak mı? Yoksa işgalci İsrail acımasız ve vahşi zulmüne devam mı edecek?
  ‘MÜSLÜMANIM’, diyenler “Niçin Siyonistler ve Batı ile Beraber Hareket Ediyor? Bir de Utanmadan Nasıl Bizlere Yardım Ettiklerini Söyleyebiliyorlar?"