SİYÂSÎ KURTULUŞ MU YOKSA SAHADA ZAFER Mİ? NETANYAHU'nun Gazze Saldırganlığındaki İkilemi

KIR'ATIM GÜNCEL HABERLER (KIRATIM HABER) - KIR'ATIM GAZETESİ | 06.07.2025 - 13:29, Güncelleme: 06.07.2025 - 13:29
 

SİYÂSÎ KURTULUŞ MU YOKSA SAHADA ZAFER Mİ? NETANYAHU'nun Gazze Saldırganlığındaki İkilemi

İsrâil’in KÂTİL Başbakanı Binyamin NETANYAHU'nun, iç siyasetteki ihtirasları ile savaşı sona erdirme yönündeki açık arzusunu, kendi kitlesi nezdinde "GALİP" imajını zedelemeden nasıl dengeleyeceği konusunda sorular artıyor.
  Siyonist kamuoyunun ruh halindeki değişimler ve artan insan kayıpları arasında HAMÂS, İsrâil koşullarının tuzağına düşmeden müzakerelerde manevra yapma zorluğuyla karşı karşıya kalıyor. Bu paradoksların ortasında, uzman ve analistler tarafından vurgulanan karmaşık bir siyasi ve güvenlik manzarası ortaya çıkıyor.   Beyrut merkezli bağımsız ez-Zeytûne Araştırma Merkezi'nde araştırmacı olan Vâil SA’D:   "Böylesine aşırı uç bir hükûmeti iktidara getiren şey İsrâil toplumundaki dönüşümdür. Bu nedenle, aşırı Siyonist Binyamin NETANYAHU, bu kana susamış toplumun arzularını tatmin etmek için çalışıyor, bu da savaşın devamı anlamına geliyor" diyor.   SA’D, "Muharebenin devam etmesi NETANYAHU'yu yargılamadan kurtardığı ve siyasi kazanımlarını koruduğu sürece o, savaşı durdurmaya ciddi bir şekilde çalışmayacaktır. Bu nedenle, özellikle Filistin direnişinin Siyonist orduya acı verici darbeler indirmeye devam etmesi göz önüne alındığında, savaşı sonlandırma isteği şüpheli olmaya devam ediyor" dedi.   Bu savaşın İSRÂİL toplumunda açık bir bölünmeyi ortaya çıkardığını da belirterek:   "Ancak şimdiye kadar Siyonist toplumdaki egemen ruh hali, KAN DÖKÜLMESİNİN DEVAM ETMESİNDEN YANA. İbranice sosyal medyayı izleyen herkes KANA SUSAMIŞLIĞIN bu boyutunu görebilir."   SA’D devamla, "Eğer İsrâil toplumsal güçleri savaşın sonlandırılması çağrısında bulunsalardı, büyük ve sürdürülebilir bir halk hareketini aksiyona geçirebilselerdi, hükûmete baskı yaparak savaşı durdurmasını ve savaşı sona erdirecek bir anlaşmaya varmasını sağlayabilirlerdi. Fakat, SİYONİST IRKÇILIK, İMHA SAVAŞINI destekleyen Siyonist toplumun çoğunluğunda derinden yerleşmiş durumda!.."   Filistin direnişinin performansıyla ilgili olarak SA’D;   "HAMÂS liderliğindeki FİLİSTİN DİRENİŞİNİN müzakereleri yönetmede kapsamlı deneyim kazandığı ve FİLİSTİN toplumunun genelinde ve özellikle GAZZELİLER'de FİLİSTİN ulusal ilkelerinden ödün vermeden kabul edilebilir her türlü tavizi vermekten çekinmediği açıktır. FİLİSTİNLİLERİN direnişin hem savaş alanında hem de müzakereleri yönetmedeki performansından ne kadar memnun olduğu bir sır değil" diye ekledi.   Siyasi analist MUS’AB MANSÛR ise Netanyahu'nun zaman kazanmaya ve kararı ertelemeye çalıştığını düşünüyor ve "Netanyahu, siyasi imajını koruma arzusu ile henüz kesin bir zafer elde edememiş sahadaki gerçeklik arasında gerçek bir ikilemle karşı karşıya" diyor.   MANSÛR; "Savaşın devam etmesi artık sadece caydırma veya güvenlik hedefleriyle bağlantılı değil, aynı zamanda başbakanın kişisel kaderiyle de bağlantılı hale geldi. Başbakan, çatışmaların durdurulmasının yargı ve kamuoyunun tepkisi anlamına gelebileceğini biliyor."   "İsrâil içindeki halk baskısı, bazı anlarda sakinlik için motive edici bir etken gibi görünebilir. Fakat genel olarak bu durum, Siyonist askerler ve aileleri pahasına olsa bile, daha fazla tırmanış arayan İNTİKAMCI bir eğilimi ifade ediyor."   "HAMÂS, İsrâil’in öne koyduğu şartların tuzağına düşme tehlikesinin farkında olarak siyasi olarak dikkatli manevralar yapıyor. Bu nedenle, GAZZE ŞERİDİ'nin karşı karşıya kaldığı ağır insani ve yaşam maliyetlerini göz ardı etmeden, ilkelere ve haklara dayalı net bir vizyonla müzakere kartlarını yönetiyor."   "Bu savaş daha evvelkilerden çok farklı. DİRENİŞ araçlarını geliştirdi ve küresel kamuoyu değişti. Ancak her iki taraf da şunu anlamalı ki savaş ne kadar uzun sürerse sürsün, sonu sadece kan arenasında değil, müzakere masasında yazılacak." diyerek sözlerini tamamladı.      İslâmî Direniş Hareketi HAMÂS'ın dün, yani 4.07.2025 Cuma günü, GAZZE'deki Filistin halkına yönelik saldırıların durdurulması yönündeki arabulucuların son teklifiyle ilgili olarak iç istişare ve Filistinli grup ve güçlerle fikir alış verişlerini tamamladığını duyurması da dikkat çekicidir.   Hareket, yaptığı açıklamada “Arabulucu Kardeşlerine Olumlu Cevap Verdiklerini ve Bu Çerçevenin Uygulanmasına Yönelik Mekanizma Hakkında Derhal Bir Dizi Müzakereye Başlamaya Tamamen Hazır Olduklarını” belirtti.   SOYKIRIMCI İşgalci İSRÂİL güçleri, 7 Ekim 2023'ten bu yana, ABD'nin tam desteğiyle GAZZE'de KATLİÂM suçları işlemeye devam ediyor.   Ekseriyeti çocuk ve kadın olmak üzere 191.000'den fazla FİLİSTİNLİ hayatını kaybetti veya yaralandı. 11.000'den fazla kişi kayboldu ve yüz binlerce kişi yerinden edildi.
İsrâil’in KÂTİL Başbakanı Binyamin NETANYAHU'nun, iç siyasetteki ihtirasları ile savaşı sona erdirme yönündeki açık arzusunu, kendi kitlesi nezdinde "GALİP" imajını zedelemeden nasıl dengeleyeceği konusunda sorular artıyor.

  Siyonist kamuoyunun ruh halindeki değişimler ve artan insan kayıpları arasında HAMÂS, İsrâil koşullarının tuzağına düşmeden müzakerelerde manevra yapma zorluğuyla karşı karşıya kalıyor. Bu paradoksların ortasında, uzman ve analistler tarafından vurgulanan karmaşık bir siyasi ve güvenlik manzarası ortaya çıkıyor.
  Beyrut merkezli bağımsız ez-Zeytûne Araştırma Merkezi'nde araştırmacı olan Vâil SA’D:
  "Böylesine aşırı uç bir hükûmeti iktidara getiren şey İsrâil toplumundaki dönüşümdür. Bu nedenle, aşırı Siyonist Binyamin NETANYAHU, bu kana susamış toplumun arzularını tatmin etmek için çalışıyor, bu da savaşın devamı anlamına geliyor" diyor.
  SA’D, "Muharebenin devam etmesi NETANYAHU'yu yargılamadan kurtardığı ve siyasi kazanımlarını koruduğu sürece o, savaşı durdurmaya ciddi bir şekilde çalışmayacaktır. Bu nedenle, özellikle Filistin direnişinin Siyonist orduya acı verici darbeler indirmeye devam etmesi göz önüne alındığında, savaşı sonlandırma isteği şüpheli olmaya devam ediyor" dedi.
  Bu savaşın İSRÂİL toplumunda açık bir bölünmeyi ortaya çıkardığını da belirterek:
  "Ancak şimdiye kadar Siyonist toplumdaki egemen ruh hali, KAN DÖKÜLMESİNİN DEVAM ETMESİNDEN YANA. İbranice sosyal medyayı izleyen herkes KANA SUSAMIŞLIĞIN bu boyutunu görebilir."
  SA’D devamla, "Eğer İsrâil toplumsal güçleri savaşın sonlandırılması çağrısında bulunsalardı, büyük ve sürdürülebilir bir halk hareketini aksiyona geçirebilselerdi, hükûmete baskı yaparak savaşı durdurmasını ve savaşı sona erdirecek bir anlaşmaya varmasını sağlayabilirlerdi. Fakat, SİYONİST IRKÇILIK, İMHA SAVAŞINI destekleyen Siyonist toplumun çoğunluğunda derinden yerleşmiş durumda!.."
  Filistin direnişinin performansıyla ilgili olarak SA’D;
  "HAMÂS liderliğindeki FİLİSTİN DİRENİŞİNİN müzakereleri yönetmede kapsamlı deneyim kazandığı ve FİLİSTİN toplumunun genelinde ve özellikle GAZZELİLER'de FİLİSTİN ulusal ilkelerinden ödün vermeden kabul edilebilir her türlü tavizi vermekten çekinmediği açıktır. FİLİSTİNLİLERİN direnişin hem savaş alanında hem de müzakereleri yönetmedeki performansından ne kadar memnun olduğu bir sır değil" diye ekledi.
  Siyasi analist MUS’AB MANSÛR ise Netanyahu'nun zaman kazanmaya ve kararı ertelemeye çalıştığını düşünüyor ve "Netanyahu, siyasi imajını koruma arzusu ile henüz kesin bir zafer elde edememiş sahadaki gerçeklik arasında gerçek bir ikilemle karşı karşıya" diyor.
  MANSÛR; "Savaşın devam etmesi artık sadece caydırma veya güvenlik hedefleriyle bağlantılı değil, aynı zamanda başbakanın kişisel kaderiyle de bağlantılı hale geldi. Başbakan, çatışmaların durdurulmasının yargı ve kamuoyunun tepkisi anlamına gelebileceğini biliyor."
  "İsrâil içindeki halk baskısı, bazı anlarda sakinlik için motive edici bir etken gibi görünebilir. Fakat genel olarak bu durum, Siyonist askerler ve aileleri pahasına olsa bile, daha fazla tırmanış arayan İNTİKAMCI bir eğilimi ifade ediyor."
  "HAMÂS, İsrâil’in öne koyduğu şartların tuzağına düşme tehlikesinin farkında olarak siyasi olarak dikkatli manevralar yapıyor. Bu nedenle, GAZZE ŞERİDİ'nin karşı karşıya kaldığı ağır insani ve yaşam maliyetlerini göz ardı etmeden, ilkelere ve haklara dayalı net bir vizyonla müzakere kartlarını yönetiyor."
  "Bu savaş daha evvelkilerden çok farklı. DİRENİŞ araçlarını geliştirdi ve küresel kamuoyu değişti. Ancak her iki taraf da şunu anlamalı ki savaş ne kadar uzun sürerse sürsün, sonu sadece kan arenasında değil, müzakere masasında yazılacak." diyerek sözlerini tamamladı.
  
  İslâmî Direniş Hareketi HAMÂS'ın dün, yani 4.07.2025 Cuma günü, GAZZE'deki Filistin halkına yönelik saldırıların durdurulması yönündeki arabulucuların son teklifiyle ilgili olarak iç istişare ve Filistinli grup ve güçlerle fikir alış verişlerini tamamladığını duyurması da dikkat çekicidir.
  Hareket, yaptığı açıklamada “Arabulucu Kardeşlerine Olumlu Cevap Verdiklerini ve Bu Çerçevenin Uygulanmasına Yönelik Mekanizma Hakkında Derhal Bir Dizi Müzakereye Başlamaya Tamamen Hazır Olduklarını” belirtti.

  SOYKIRIMCI İşgalci İSRÂİL güçleri, 7 Ekim 2023'ten bu yana, ABD'nin tam desteğiyle GAZZE'de KATLİÂM suçları işlemeye devam ediyor.
  Ekseriyeti çocuk ve kadın olmak üzere 191.000'den fazla FİLİSTİNLİ hayatını kaybetti veya yaralandı. 11.000'den fazla kişi kayboldu ve yüz binlerce kişi yerinden edildi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.