DEDAŞ
Mehmet Beşir Ayanoğlu
Köşe Yazarı
Mehmet Beşir Ayanoğlu
 

Hayat……

Hayat ne kadar enteresan ilerliyor. Günler, haftalar, yıllar….. Ne çabukta geçiyor.  Baş döndürücü bir hızla ilerliyor. Alışveriş merkezlerinde “Bergen’in” film afişlerini gördükten sonra 1989 yılından şimdiye kadar 33 yılın nasıl bir su gibi akıp gittiğini şok olurcasına daha iyi anlıyoruz. Akıp giden zamana karşı ne yapabiliyoruz ki? Hiç bir şey. İhtiyarlıyoruz, ölüme bir adım daha yaklaşıyoruz.  Bütün bunları bilmemize rağmen sanki bitmeyecekmiş gibi yine de yaşamaya devam ediyoruz. İhtiraslarımız, arzularımız, muratlarımız bizi daha çok hayata sıkı sıkıya bağlıyor.   Bab-ıs Sovr (Bab-ı Sur’)dan geçtiğimiz zaman orada olan esnaflardan kaçı dükkanında ki acaba?  Dönüp bakmak gerekir. Maalesef kimse kalmamış. Ammo Hafız Ata, Abdalla İl Şimé, Abde kámílî, Tevfê Dékkê, Ammo Abdullah Şimme, Ğhalo Reşido,  Kermo Vêlo, Ammo Gâni Žemźeme Ammo Hac Cehit, Veysi il Şíár  Ammo Başir il-hiśmil,  Ammo Ata Akilli, Ammo İhseyin Şérò, Ğhale Şérò, Ammo Sülo Şérò,  Ammo İbbes,  Salih Kırmızı (Uğurlu), Ammo Rizzo İseyit Kerimo (Ağma) Ammo Başir il-Mítík,  Hamit il Sayiğğ,  Mahmut Sıffii Sımme, Mahmut Mazito ve daha niceleri.    Sanki çağ değişmiş, hayat değişmiş biz bir başka gezegenden gelmiş gibiyiz.  Nereye baksak yabancılaşmış bir halimiz var.    Eskiden damlarımızda bulunan “T” biçimindeki antenlerimiz ve bu antenlerin ayarı için dama çıktığımız ve sağa sola çevrip aşağıdan birisinin bağırtı sesiyle  “çok fazla sağa çevirme, az daha sola çevir.” seslerinden Bab-ıs Sovr’ da eser kalmamış.   Tv lerin siyah beyaz olduğu dönemlerde popüler olan Suriye “Gâvár Tôşé” filminden bile izler tamamen silinmiş. Sanki hayatımızdan bir silindir geçmiş ve geçmişe ait bütün izlerimizi ezip  götürmüş gibi.    Bu gidiş nereye bilmiyoruz.  Tam bunları düşünürken Cumhuriyet ilkokul karşısında efsane “Giresun Bakkaliyesi” sahibi Ammo İzzi’nin de vefat haberini aldık. Bu büsbütün bir dönemin kapandığının, sona erdiğinin açıkça ilanıdır.    Çocukluğumuzun umut bakkaliyesi “Giresun Bakkaliyesi” sahibi Ammo İzzi’ rahmete rahmana kavuşmuş.  Çocukken Bab-ıs Sovr Mahallesinde bulunan Cumhuriyet İlkokulundan dersten çıkar çıkmaz veya teneffüs aralarında okul dışına kaçışımızda; gofret, ev yapımı limonlu dondurmalar ve kırtasiye malzemelerimizi aldığımız bakkaliye sahibi. Güler yüzlü Ammo İzzi’de artık yok.  Bu vefat haberinin içimizden bir çok şeyi alıp götürdüğünü hissediyoruz.  Eskinin geri gelemeyeceğinin, yaşanmışlıkların bir daha yaşanamayacağının bir gerçeği ile tekrar karşılaşıyorduk. Hayat zaten yaşanmışlıkların bir daha yaşanamayacaklarının bir tezahürü değil mi? İçimize geri dönelim ve kaybettiğimiz çocukluğumuza, anılarımıza tekrar bakalım. Ölüm tüm ihtişamıyla bize bu hayatın sonsuz olmadığını hatırlatıyor.    Vefat eden Ammo İzzi’ye ve diğer Bab-ıs Sovr esnafına Allah’tan rahmet diliyorum mekanları cennet olsun.  19/03/2022 Av. Mehmet Beşir Ayanoğlu   Not: Bab-ıs Sovr resmî kayıtlarda Bab-ıl Sur olarak geçmektedir. Doğru kullanımı da böyledir. Yani hem Sur’ un kapısı hem de Savur ilçesine giden kapı anlamında kullanılmıştır. Fakat halk deyişinde Bab-ıs Sovr olarak kullanılagelmiştir. Bizler de halk deyişi ile yazdık.
Ekleme Tarihi: 20 Mart 2023 - Pazartesi

Hayat……

Hayat ne kadar enteresan ilerliyor. Günler, haftalar, yıllar…..
Ne çabukta geçiyor. 
Baş döndürücü bir hızla ilerliyor. Alışveriş merkezlerinde “Bergen’in” film afişlerini gördükten sonra 1989 yılından şimdiye kadar 33 yılın nasıl bir su gibi akıp gittiğini şok olurcasına daha iyi anlıyoruz.
Akıp giden zamana karşı ne yapabiliyoruz ki? Hiç bir şey.
İhtiyarlıyoruz, ölüme bir adım daha yaklaşıyoruz. 
Bütün bunları bilmemize rağmen sanki bitmeyecekmiş gibi yine de yaşamaya devam ediyoruz. İhtiraslarımız, arzularımız, muratlarımız bizi daha çok hayata sıkı sıkıya bağlıyor.
 
Bab-ıs Sovr (Bab-ı Sur’)dan geçtiğimiz zaman orada olan esnaflardan kaçı dükkanında ki acaba? 
Dönüp bakmak gerekir.
Maalesef kimse kalmamış.
Ammo Hafız Ata, Abdalla İl Şimé, Abde kámílî, Tevfê Dékkê, Ammo Abdullah Şimme, Ğhalo Reşido,  Kermo Vêlo, Ammo Gâni Žemźeme
Ammo Hac Cehit, Veysi il Şíár 
Ammo Başir il-hiśmil,  Ammo Ata Akilli, Ammo İhseyin Şérò, Ğhale Şérò, Ammo Sülo Şérò,  Ammo İbbes,  Salih Kırmızı (Uğurlu), Ammo Rizzo İseyit Kerimo (Ağma) Ammo Başir il-Mítík,  Hamit il Sayiğğ,  Mahmut Sıffii Sımme, Mahmut Mazito ve daha niceleri. 
 
Sanki çağ değişmiş, hayat değişmiş biz bir başka gezegenden gelmiş gibiyiz. 
Nereye baksak yabancılaşmış bir halimiz var. 
 
Eskiden damlarımızda bulunan “T” biçimindeki antenlerimiz ve bu antenlerin ayarı için dama çıktığımız ve sağa sola çevrip aşağıdan birisinin bağırtı sesiyle  “çok fazla sağa çevirme, az daha sola çevir.” seslerinden Bab-ıs Sovr’ da eser kalmamış.
 
Tv lerin siyah beyaz olduğu dönemlerde popüler olan Suriye “Gâvár Tôşé” filminden bile izler tamamen silinmiş. Sanki hayatımızdan bir silindir geçmiş ve geçmişe ait bütün izlerimizi ezip  götürmüş gibi. 
 
Bu gidiş nereye bilmiyoruz. 
Tam bunları düşünürken Cumhuriyet ilkokul karşısında efsane “Giresun Bakkaliyesi” sahibi Ammo İzzi’nin de vefat haberini aldık. Bu büsbütün bir dönemin kapandığının, sona erdiğinin açıkça ilanıdır. 
 
Çocukluğumuzun umut bakkaliyesi “Giresun Bakkaliyesi” sahibi Ammo İzzi’ rahmete rahmana kavuşmuş. 
Çocukken Bab-ıs Sovr Mahallesinde bulunan Cumhuriyet İlkokulundan dersten çıkar çıkmaz veya teneffüs aralarında okul dışına kaçışımızda; gofret, ev yapımı limonlu dondurmalar ve kırtasiye malzemelerimizi aldığımız bakkaliye sahibi. Güler yüzlü Ammo İzzi’de artık yok. 
Bu vefat haberinin içimizden bir çok şeyi alıp götürdüğünü hissediyoruz. 
Eskinin geri gelemeyeceğinin, yaşanmışlıkların bir daha yaşanamayacağının bir gerçeği ile tekrar karşılaşıyorduk.
Hayat zaten yaşanmışlıkların bir daha yaşanamayacaklarının bir tezahürü değil mi?
İçimize geri dönelim ve kaybettiğimiz çocukluğumuza, anılarımıza tekrar bakalım.
Ölüm tüm ihtişamıyla bize bu hayatın sonsuz olmadığını hatırlatıyor. 
 
Vefat eden Ammo İzzi’ye ve diğer Bab-ıs Sovr esnafına Allah’tan rahmet diliyorum mekanları cennet olsun. 
19/03/2022
Av. Mehmet Beşir Ayanoğlu
 
Not: Bab-ıs Sovr resmî kayıtlarda Bab-ıl Sur olarak geçmektedir. Doğru kullanımı da böyledir. Yani hem Sur’ un kapısı hem de Savur ilçesine giden kapı anlamında kullanılmıştır. Fakat halk deyişinde Bab-ıs Sovr olarak kullanılagelmiştir. Bizler de halk deyişi ile yazdık.
Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.