DEDAŞ
Mehmet Beşir Ayanoğlu
Köşe Yazarı
Mehmet Beşir Ayanoğlu
 

MARDİNDE SİYASET VE HİZMET YAPMANIN ZORLUKLARI (4)

Genel merkezde işiniz bitince size tavsiye edilen şehrinize, beldenize gidip yapılacak anketlerde etkin olmak için halkın içinde olmanız tavsiye edilir. Alelacele bitirdiğiniz Ankara temasları sonrası bu sefer apar topar şehre geri dönersiniz ve halk ile kucaklaşmak için sokağa, çarşıya inersiniz.  Sizin aday adayı olduğunuzu bilen daha önce çok samimi olduğunuz bir takım zevat, daha önce iyi davrandıkları mod’tan (durumdan) çıkarak daha serinkanlı ve sorgulayıcı tavır takılmaya başlarlar. Her hareketiniz onlar için bir sorgulama konusudur.    Muhalifleriniz, muhalefetlerini daha çok keskinleştirirler. Akrabanız ile daha önce takıntınız varsa bunlar da bu süreçte önünüze konulur. Tabi bu ara “aday borsası” kurulur. Sabah A şahsı aday iken, öğlen B şahsı aday ilan edilmekte, akşama doğru ise C şahsının aday gösterildiği bile ilan edilir. Tabi tatlı bir telaş ve karmaşa ile süreç devam eder. Bu ara bazı dönemlerde hiç aday adayı olmayanların aday yapıldığını görürsünüz.  Kendi kendinize temayüle niçin katıldım, Ankara’ya niçin gittim, hakkımda onlarca anket niye yapıldı, mülakata niçin çağrıldım ve buna rağmen aday adayı olmayan birisi niye aday gösterildi sorusu kafanızı yemeye başlar.  ……………………  Tabi bütün bunların ötesinde adaylığınız açıklanır açıklanmaz size rol kesenler, size daha önce burun kıvıranlar birden sizin yanınızda yer kapma yarışına girerler. “Büyük” ve “Önemli” STÖ’lerde bir şaşkınlık başlar bu nerden çıktı diye. Bu ara sizin adaylığınız değiştirilmesi için de alttan alta uğraş başlar.  Sizin seçimleri kazanamayacağınızı, yetersiz olduğunuzun tezviratını yaparlar.  Bütün bunlara rağmen yoğun ve stresli bir seçim dönemi sizi bekliyor. Diğer aday adaylarını geride bırakmışsınız, partide sizi istemeyenleri egale etmişsiniz ve diğer parti adayları ile artık halkın önüne çıkıp kendinizi kabul ettirip seçimi kazanmanız için mücadele dönemi başlamıştır.   Bu dönemde de sıkıntılar, sorunlar sizin peşinizi bırakmaz. Bir defa sizi istemeyen teşkilat mensupları sizin çalışmalarınıza aktif katılmadıkları gibi yapmış olduğunuz çalışmaları da engelleme çabası içerisine girerler. Organizasyonları aksatırlar, çağrıldıkları toplantılara katılmazlar. Bu sefer işi kendi yakınlarınızla götürmeye başlarsınız.     Halk ile karşı karşıya gelme evresi olduğu için bu aşamada kendinizi sevdirme, uygulayacağınız projelerinizi anlatma gibi hususlarını iyi yönetmeniz gerekir. Konuşacağınız her bir söz, yapacağınız her davranış, gezeceğiniz her yer ve yanınızda bulunacak her insan size ya oy kayıp ettirecek veya oy kazandıracak. Toplumun ve toplulukların hassasiyetlerini göz önüne almanız gereken en önemli bir süreç. Çok sevdiğiniz bir dostunuzu bir toplantınıza götürmeniz siz oy kaybettirme durumu da söz konusudur. Çünkü gideceğiniz o toplulukta o dostunuzun onlarla bir takışması varsa bu husus aleyhinize dönecektir. Bu sefer dostunuzu da kırmadan gücendirmeden o toplantıya götürmeme manevralarını geliştirmeniz gerekecektir.  Bu sebeple de siyaset Mardin’de zordur diyoruz.     Seçim kampanyasında küskünlükler, dargınlıklar çok oluyor. Bunları idare etmek, kucaklamak yine aday olana kalmaktadır.  Adaylığı ilan edilen şahıs herkes ile ilgilenmek zorunda ve herkesin gönlünü kazanmak durumundadır. Bazen saatlerce uykusuzluğa rağmen gece yarısı kıramayacağınız bir dostunuzun araması size çok itici gelse de kırmama adına onunla saatlerce konuşmak zorunda kalırsınız.   Bu süreçte rant odakları ve çevresi yavaş yavaş kendilerini yanınızda göstermeye başlarlar. Methiyeler dizerler. Diğer aday adaylar içerisinde en doğru tercihin siz olduğunu söylemeye kısacası pozisyonlarını sizin yanınızda belirlemeye başlarlar.  Daha önce size ateşli muhalif olanlar da size bıyık altından sempati ile gülerler. Bütün bu hengâme de siz kapı kapı dolaşarak yapacağınız hizmetleri anlatmaya başlarsınız. İçinde bulunduğunuz şartlarla kimse ilgilenmez, size gelen talep “benim oğlumu veya kızımı işe alacaksan sana oy vereceğiz yoksa vermeyiz” serzenişidir. Siz şehri yeniden imar ve ihya için koşturma istidadı içerisinde iken bu talep bedeninize cız diye saplanır kalır, yutkunursunuz.   Bu merhaleleri de bitirdiğinizde seçim günü gelir çatar. Daha önce sizi istemeyen teşkilatın bir kısım üyeleri bakarsınız sandığa görevli göndermemiştir. Sandığı koruma adına bu sefer siz başka alternatifler ortaya koyarsınız.  Bu uğradığınız ihanetin başka bir versiyonu olarak karşınıza çıkmaktadır.   Ve sandıklar açılır. Sayım yapılır. Maazallah kayıp ederseniz bütün fatura size kesilir ve bir ömür boyu seçimi kayıp etmenizden dolayı sorgulanırsınız. Travma yaşarsınız. Derin bir hayal kırıklığına uğrarsınız. Derdiniz yetmezmiş gibi herkes kafanıza kafanıza vurmaya başlar. (DEVAMI VAR.........)
Ekleme Tarihi: 23 Ocak 2023 - Pazartesi

MARDİNDE SİYASET VE HİZMET YAPMANIN ZORLUKLARI (4)

Genel merkezde işiniz bitince size tavsiye edilen şehrinize, beldenize gidip yapılacak anketlerde etkin olmak için halkın içinde olmanız tavsiye edilir. Alelacele bitirdiğiniz Ankara temasları sonrası bu sefer apar topar şehre geri dönersiniz ve halk ile kucaklaşmak için sokağa, çarşıya inersiniz. 
Sizin aday adayı olduğunuzu bilen daha önce çok samimi olduğunuz bir takım zevat, daha önce iyi davrandıkları mod’tan (durumdan) çıkarak daha serinkanlı ve sorgulayıcı tavır takılmaya başlarlar. Her hareketiniz onlar için bir sorgulama konusudur. 
 
Muhalifleriniz, muhalefetlerini daha çok keskinleştirirler. Akrabanız ile daha önce takıntınız varsa bunlar da bu süreçte önünüze konulur. Tabi bu ara “aday borsası” kurulur. Sabah A şahsı aday iken, öğlen B şahsı aday ilan edilmekte, akşama doğru ise C şahsının aday gösterildiği bile ilan edilir. Tabi tatlı bir telaş ve karmaşa ile süreç devam eder. Bu ara bazı dönemlerde hiç aday adayı olmayanların aday yapıldığını görürsünüz. 
Kendi kendinize temayüle niçin katıldım, Ankara’ya niçin gittim, hakkımda onlarca anket niye yapıldı, mülakata niçin çağrıldım ve buna rağmen aday adayı olmayan birisi niye aday gösterildi sorusu kafanızı yemeye başlar. 
……………………
 Tabi bütün bunların ötesinde adaylığınız açıklanır açıklanmaz size rol kesenler, size daha önce burun kıvıranlar birden sizin yanınızda yer kapma yarışına girerler. “Büyük” ve “Önemli” STÖ’lerde bir şaşkınlık başlar bu nerden çıktı diye. Bu ara sizin adaylığınız değiştirilmesi için de alttan alta uğraş başlar. 
Sizin seçimleri kazanamayacağınızı, yetersiz olduğunuzun tezviratını yaparlar. 
Bütün bunlara rağmen yoğun ve stresli bir seçim dönemi sizi bekliyor. Diğer aday adaylarını geride bırakmışsınız, partide sizi istemeyenleri egale etmişsiniz ve diğer parti adayları ile artık halkın önüne çıkıp kendinizi kabul ettirip seçimi kazanmanız için mücadele dönemi başlamıştır. 
 Bu dönemde de sıkıntılar, sorunlar sizin peşinizi bırakmaz. Bir defa sizi istemeyen teşkilat mensupları sizin çalışmalarınıza aktif katılmadıkları gibi yapmış olduğunuz çalışmaları da engelleme çabası içerisine girerler. Organizasyonları aksatırlar, çağrıldıkları toplantılara katılmazlar. Bu sefer işi kendi yakınlarınızla götürmeye başlarsınız. 
 
 Halk ile karşı karşıya gelme evresi olduğu için bu aşamada kendinizi sevdirme, uygulayacağınız projelerinizi anlatma gibi hususlarını iyi yönetmeniz gerekir. Konuşacağınız her bir söz, yapacağınız her davranış, gezeceğiniz her yer ve yanınızda bulunacak her insan size ya oy kayıp ettirecek veya oy kazandıracak. Toplumun ve toplulukların hassasiyetlerini göz önüne almanız gereken en önemli bir süreç. Çok sevdiğiniz bir dostunuzu bir toplantınıza götürmeniz siz oy kaybettirme durumu da söz konusudur. Çünkü gideceğiniz o toplulukta o dostunuzun onlarla bir takışması varsa bu husus aleyhinize dönecektir. Bu sefer dostunuzu da kırmadan gücendirmeden o toplantıya götürmeme manevralarını geliştirmeniz gerekecektir.  Bu sebeple de siyaset Mardin’de zordur diyoruz. 
 
 Seçim kampanyasında küskünlükler, dargınlıklar çok oluyor. Bunları idare etmek, kucaklamak yine aday olana kalmaktadır. 
Adaylığı ilan edilen şahıs herkes ile ilgilenmek zorunda ve herkesin gönlünü kazanmak durumundadır. Bazen saatlerce uykusuzluğa rağmen gece yarısı kıramayacağınız bir dostunuzun araması size çok itici gelse de kırmama adına onunla saatlerce konuşmak zorunda kalırsınız. 
 Bu süreçte rant odakları ve çevresi yavaş yavaş kendilerini yanınızda göstermeye başlarlar. Methiyeler dizerler. Diğer aday adaylar içerisinde en doğru tercihin siz olduğunu söylemeye kısacası pozisyonlarını sizin yanınızda belirlemeye başlarlar. 
Daha önce size ateşli muhalif olanlar da size bıyık altından sempati ile gülerler. Bütün bu hengâme de siz kapı kapı dolaşarak yapacağınız hizmetleri anlatmaya başlarsınız. İçinde bulunduğunuz şartlarla kimse ilgilenmez, size gelen talep “benim oğlumu veya kızımı işe alacaksan sana oy vereceğiz yoksa vermeyiz” serzenişidir. Siz şehri yeniden imar ve ihya için koşturma istidadı içerisinde iken bu talep bedeninize cız diye saplanır kalır, yutkunursunuz. 
 Bu merhaleleri de bitirdiğinizde seçim günü gelir çatar. Daha önce sizi istemeyen teşkilatın bir kısım üyeleri bakarsınız sandığa görevli göndermemiştir. Sandığı koruma adına bu sefer siz başka alternatifler ortaya koyarsınız.  Bu uğradığınız ihanetin başka bir versiyonu olarak karşınıza çıkmaktadır. 
 Ve sandıklar açılır. Sayım yapılır. Maazallah kayıp ederseniz bütün fatura size kesilir ve bir ömür boyu seçimi kayıp etmenizden dolayı sorgulanırsınız. Travma yaşarsınız. Derin bir hayal kırıklığına uğrarsınız. Derdiniz yetmezmiş gibi herkes kafanıza kafanıza vurmaya başlar. (DEVAMI VAR.........)
Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.