DEDAŞ
Mehmet Beşir Ayanoğlu
Köşe Yazarı
Mehmet Beşir Ayanoğlu
 

ŞEHİRLEŞME VE SORUNLARI (7)

-Dünya şehirlerinin yerel yönetişimi ile ilgili demokratik, hesap verilebilirlik, saydamlık, katılım anlamında ilkelerin uygulanmadığı için yaşanan sorunları var.               -Dünya şehirlerinin yönetişiminden kaynaklanan yolsuzluk problemi var.  -Şehirlerin sürdürülebilirliği sağlanması ile ilgili sorunları var. -Küreselleşme şehirlerin aynı zamanda bir sorunudur.  “Küreselleşme ile zengin fakir ayırımı keskinleşmiştir.” Küreselleşme ile bu sorun gündeme gelmiştir. Sosyal ihtiyaçlar ortaya çıkmıştır.  -Şehirler yaşlandığından dolayı yenilenmeleri/gençleştirilmeleri gerekiyor bu da bir sorun olarak duruyor dünya şehirleri için.  -BİR  önceki nesil; şehir ve şehirleşme ile ilgili uyguladığı politikalar, aldığı kararlar şimdiki neslin yaşadığı şehir ve şehirleşme metaforunu belirlediği için bu yönde yaşanılan negatif hususları değiştirebilme imkanı bulunmamaktadır. Bu durum da bir sorun olarak ortada durmaktadır.  -Dünya şehirlerinin “kapasite kullanımı sorunu” var. İyi eğitilmiş, bilgilendirilmiş, nüfus üretilmeli ki,  dış şoklara karşı korunabilmeli. Teknolojiyi sorunların üstesinden gelmek için kullanmalı. Kırsal alanlar nasıl daha iyi yaşanılabilir hale getirebilmeli bunun çalışması yapılmalı.  -Şehirlerin “aidiyet duygusu sorunu” vardır ve bu duyguyu şehir ve insan üzerinden oluşturmak gerek. Dünya ülkelerinin büyük metropol şehirlerinde aidiyet duygusu hemen hemen yok gibi. Çünkü tüketim toplumunda günlük ve tüketici mantığı ile devreye alınan fastbook’lar, büyük AVM’ler, Starbusc’lar sadece günlük yaşamı hedeflediğinden; yiyip içen bir topluluk hedeflemektedir. Bu da birey-şehir arasında aidiyet duygusunu oluşturmamaktadır. Şehri sahiplenen, şehrin acısıyla detlenen, sevinciyle sevinen bir insan profili oluşturmak gerekir. Günümüz şehir futbol kulüplerinin artık eskisi gibi revaç bulamamasını en büyük sebebi insan-şehir arasındaki aidiyet duygusunun zayıflamasındandır.  Menfaate dayalı bir yaşam ön görüsü vardır.  -Dünya şehirlerinin gelenek, adet, örf, yerel yaşam ile ilgili sorunu vardır. Globalleşme ile birlikte bu kavramlar kullanılmadığı gibi tek tip modern yaşam tarzı ve düşüncesi şehir halkına dayatılmaya başlandı.  Blujean giyinen, marka parfüm kullanan bir jenerasyondan şehrin gelenek ve örf’ünün yaşatılmasını beklemek bir hayaldir.  Şehirler değişim ve geleneklerin yeridir. Şehirlere yenilikler, teknolojik olarak gelir ve şehirde aynı şekilde bunlar gerçekleştirilir. Bu sebeple şehrin var olan geleneklerine sahip çıkmak gerekir. Gelenek ile değişim arasında bir ayırım yapmak gerek. (Devamı var….)
Ekleme Tarihi: 14 Mart 2023 - Salı

ŞEHİRLEŞME VE SORUNLARI (7)

-Dünya şehirlerinin yerel yönetişimi ile ilgili demokratik, hesap verilebilirlik, saydamlık, katılım anlamında ilkelerin uygulanmadığı için yaşanan sorunları var. 
            
-Dünya şehirlerinin yönetişiminden kaynaklanan yolsuzluk problemi var. 

-Şehirlerin sürdürülebilirliği sağlanması ile ilgili sorunları var.

-Küreselleşme şehirlerin aynı zamanda bir sorunudur. 
“Küreselleşme ile zengin fakir ayırımı keskinleşmiştir.” Küreselleşme ile bu sorun gündeme gelmiştir. Sosyal ihtiyaçlar ortaya çıkmıştır. 

-Şehirler yaşlandığından dolayı yenilenmeleri/gençleştirilmeleri gerekiyor bu da bir sorun olarak duruyor dünya şehirleri için. 

-BİR  önceki nesil; şehir ve şehirleşme ile ilgili uyguladığı politikalar, aldığı kararlar şimdiki neslin yaşadığı şehir ve şehirleşme metaforunu belirlediği için bu yönde yaşanılan negatif hususları değiştirebilme imkanı bulunmamaktadır. Bu durum da bir sorun olarak ortada durmaktadır. 

-Dünya şehirlerinin “kapasite kullanımı sorunu” var. İyi eğitilmiş, bilgilendirilmiş, nüfus üretilmeli ki,  dış şoklara karşı korunabilmeli. Teknolojiyi sorunların üstesinden gelmek için kullanmalı. Kırsal alanlar nasıl daha iyi yaşanılabilir hale getirebilmeli bunun çalışması yapılmalı. 

-Şehirlerin “aidiyet duygusu sorunu” vardır ve bu duyguyu şehir ve insan üzerinden oluşturmak gerek. Dünya ülkelerinin büyük metropol şehirlerinde aidiyet duygusu hemen hemen yok gibi. Çünkü tüketim toplumunda günlük ve tüketici mantığı ile devreye alınan fastbook’lar, büyük AVM’ler, Starbusc’lar sadece günlük yaşamı hedeflediğinden; yiyip içen bir topluluk hedeflemektedir. Bu da birey-şehir arasında aidiyet duygusunu oluşturmamaktadır. Şehri sahiplenen, şehrin acısıyla detlenen, sevinciyle sevinen bir insan profili oluşturmak gerekir. Günümüz şehir futbol kulüplerinin artık eskisi gibi revaç bulamamasını en büyük sebebi insan-şehir arasındaki aidiyet duygusunun zayıflamasındandır. 
Menfaate dayalı bir yaşam ön görüsü vardır. 

-Dünya şehirlerinin gelenek, adet, örf, yerel yaşam ile ilgili sorunu vardır. Globalleşme ile birlikte bu kavramlar kullanılmadığı gibi tek tip modern yaşam tarzı ve düşüncesi şehir halkına dayatılmaya başlandı. 
Blujean giyinen, marka parfüm kullanan bir jenerasyondan şehrin gelenek ve örf’ünün yaşatılmasını beklemek bir hayaldir. 
Şehirler değişim ve geleneklerin yeridir. Şehirlere yenilikler, teknolojik olarak gelir ve şehirde aynı şekilde bunlar gerçekleştirilir. Bu sebeple şehrin var olan geleneklerine sahip çıkmak gerekir. Gelenek ile değişim arasında bir ayırım yapmak gerek.
(Devamı var….)

Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.