HASBİHAL
Köşe Yazarı
HASBİHAL
 

BATI UYGARLIĞI VE BİZ

Batı denildiğinde ilk akla gelen şey teknolojidir. Teknoloji ise insanın elinde bir araçtır ve tüm insanlığın mutluluk ve refahı için kullanılmalı. Batı medeniyeti maalesef teknolojiyi haksız ve huzursuzluklar için de araç olarak kullanmaktadır. Bununla birlikte Batı medeniyetinin insanlığın hayatına katkısı inkâr edilemez. Sadece motoru geliştirmesiyle insanlığa önemli hizmette bulunmuştur. Bu sayede çiftçinin bir ayda çalışarak sürdüğü alanı traktör ile birkaç saat içinde bitirmesi mümkün hale gelmiştir. Onun için Batı medeniyetine yöneltilen eleştiriler bilime, teknolojiye ve kalkınmaya yönelik değildir. Bu başka bir şey. Asıl itiraz noktamız Batının bütün bu imkânları kullanış şekil ve amacına yöneliktir. Bugün çağdaş uygarlığın temsilcisi durumunda olan Batı ve destekçileri insanın ruh ve bedenden oluştuğunu göz ardı ederek, onu yalnızca madde kanunlarına tabi tutmaktadır. İnsana, madde ve hayvana baktığı gözle bakmaktadır. Hâlbuki insan bedeninin ihtiyaçları olduğu gibi, ruhunun da ihtiyaçları vardır. Batı her zaman bu kısmı anlayamamış yâda anlamak istememiştir. Cinsi sapıklığa dalması, uyuşturucu ve alkole yönelmesi, yasal olmayan doğumların toplumlarda çoğalması yada meşru görülmesi, kadının insan yetiştirme sanatına önem vermeyerek evinde çalışacağı yerde bürolarda, dairelerde, otel ve fabrikalarda çalışmayı tercih ederek iş hayatına girmesi ve daha birçok uygulama çağdaş uygarlığın sonunun yaklaştığının habercisidir. Ünlü İslam düşünürü Muhammed Abduh, Batı uygarlığının madde, güç, lüks ve ikiyüzlülük uygarlığı olduğunu, en yüce değer olarak maddeyi tanıdığını söylemekle tam isabet etmiştir. Genç ve yeni olmasına rağmen Batı uygarlığı can çekişiyor. Çünkü bu uygarlık içki, kumar ve fuhuş uygarlığı olarak bugüne kadar geldi. Madde ve üretimden başka bir şeye aldırmaz, maddeyi ilah edinmiştir. Biz Müslümanlara göre yeryüzünde iki tür yaşam biçimi vardır: BİR: Cahiliye Yaşam biçim. İKİ: İslami Yaşam biçimi. Cahiliye yaşam biçimi, materyalist bir düzendir ve büyük ölçüde Batı’da uygulanmaktadır. Birinci derecede maddi üretim ve tüketime önem verir. Ahlak felsefesi çıkarıdır. Kişisel hayatta zevk ve şehvetten başka bir şeye inanmaz. İslami yaşam biçimi ise gerçek uygarlığın kaynağı olan düzendir. Çerçevesini ilahi vahyin çizdiği bir yaşam tarzıdır. Gücünü vahiyden ve İslam peygamberi Hz.Muhammed’in (sav) yaşam felsefesinden almaktadır. Maalesef bugün Araplar ve diğer Müslümanlar İslam’dan uzak, yaşam tarzını Batı’dan alan bir cahiliye hayatı yaşamaktadırlar. Müslümanların Batı uygarlığını taklit etmeleri sonucu bu cahiliye düzenleri de iktidarlarını koruya gelmiştir. Bugün İslam dünyası maalesef ve neredeyse bu cahili düzenlerin tam esiri olmuştur. Başka bir yazıda buluşuncaya dek sağlıklı ve mutlu kalın.
Ekleme Tarihi: 16 Nisan 2022 - Cumartesi

BATI UYGARLIĞI VE BİZ

Batı denildiğinde ilk akla gelen şey teknolojidir. Teknoloji ise insanın elinde bir araçtır ve tüm insanlığın mutluluk ve refahı için kullanılmalı. Batı medeniyeti maalesef teknolojiyi haksız ve huzursuzluklar için de araç olarak kullanmaktadır. Bununla birlikte Batı medeniyetinin insanlığın hayatına katkısı inkâr edilemez. Sadece motoru geliştirmesiyle insanlığa önemli hizmette bulunmuştur. Bu sayede çiftçinin bir ayda çalışarak sürdüğü alanı traktör ile birkaç saat içinde bitirmesi mümkün hale gelmiştir. Onun için Batı medeniyetine yöneltilen eleştiriler bilime, teknolojiye ve kalkınmaya yönelik değildir. Bu başka bir şey. Asıl itiraz noktamız Batının bütün bu imkânları kullanış şekil ve amacına yöneliktir. Bugün çağdaş uygarlığın temsilcisi durumunda olan Batı ve destekçileri insanın ruh ve bedenden oluştuğunu göz ardı ederek, onu yalnızca madde kanunlarına tabi tutmaktadır. İnsana, madde ve hayvana baktığı gözle bakmaktadır. Hâlbuki insan bedeninin ihtiyaçları olduğu gibi, ruhunun da ihtiyaçları vardır. Batı her zaman bu kısmı anlayamamış yâda anlamak istememiştir. Cinsi sapıklığa dalması, uyuşturucu ve alkole yönelmesi, yasal olmayan doğumların toplumlarda çoğalması yada meşru görülmesi, kadının insan yetiştirme sanatına önem vermeyerek evinde çalışacağı yerde bürolarda, dairelerde, otel ve fabrikalarda çalışmayı tercih ederek iş hayatına girmesi ve daha birçok uygulama çağdaş uygarlığın sonunun yaklaştığının habercisidir. Ünlü İslam düşünürü Muhammed Abduh, Batı uygarlığının madde, güç, lüks ve ikiyüzlülük uygarlığı olduğunu, en yüce değer olarak maddeyi tanıdığını söylemekle tam isabet etmiştir. Genç ve yeni olmasına rağmen Batı uygarlığı can çekişiyor. Çünkü bu uygarlık içki, kumar ve fuhuş uygarlığı olarak bugüne kadar geldi. Madde ve üretimden başka bir şeye aldırmaz, maddeyi ilah edinmiştir. Biz Müslümanlara göre yeryüzünde iki tür yaşam biçimi vardır: BİR: Cahiliye Yaşam biçim. İKİ: İslami Yaşam biçimi. Cahiliye yaşam biçimi, materyalist bir düzendir ve büyük ölçüde Batı’da uygulanmaktadır. Birinci derecede maddi üretim ve tüketime önem verir. Ahlak felsefesi çıkarıdır. Kişisel hayatta zevk ve şehvetten başka bir şeye inanmaz. İslami yaşam biçimi ise gerçek uygarlığın kaynağı olan düzendir. Çerçevesini ilahi vahyin çizdiği bir yaşam tarzıdır. Gücünü vahiyden ve İslam peygamberi Hz.Muhammed’in (sav) yaşam felsefesinden almaktadır. Maalesef bugün Araplar ve diğer Müslümanlar İslam’dan uzak, yaşam tarzını Batı’dan alan bir cahiliye hayatı yaşamaktadırlar. Müslümanların Batı uygarlığını taklit etmeleri sonucu bu cahiliye düzenleri de iktidarlarını koruya gelmiştir. Bugün İslam dünyası maalesef ve neredeyse bu cahili düzenlerin tam esiri olmuştur. Başka bir yazıda buluşuncaya dek sağlıklı ve mutlu kalın.
Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.