GAZZE'de devam eden askerî tırmanışın ortasında, rehine meselesi İTsrâil ile HAMÂS arasındaki çatışmada en tehlikeli ve hassas konulardan biri olarak ortaya çıktı.
İTsrâil, askerî operasyonları yoğunlaştırarak sahada yeni bir denklem kurmaya çalışırken, HAMÂS rehineleri stratejik bir pazarlık kozu olarak kullanmakla tehdit ediyor ve İTsrâil'i uzun vadeli siyasî ve askerî bir çatışmaya sürükleyebileceğini, bunun da terör devleti ve tüm bölge için sonuçları olacağını söylüyor.
Saha raporları, İşgalci ordusunun GAZZE genelindeki operasyonlarını ehemmiyetli ölçüde artırdığını, silahlı unsurların bulunduğundan şüphelenilen altyapı ve binaları hedef aldığını gösteriyor.
Siyonist SOYKIRIMCILARIN tahminlerine göre bu tırmanışın amacı; HAMÂS'ın askerî kapasitesini zayıflatmak ve gelecekteki müzakerelerde taviz vermeye zorlamak.
Öte yandan HAMÂS, sahadaki kararlılığı siyâsî baskıyla birleştiren ikili bir söylem benimsiyor. İTsrâilli rehinelerin hassasiyetini derinlemesine anlaması, bu değerli varlığı İTsrâil'e siyâsî şantaj yapmak, hasseten rehinelerin aileleri ve Siyonist kamuoyunun uyguladığı iç halk baskısı ışığında, hesaplarını yeniden gözden geçirmeye zorlamak için kullanmasına imkân tanıyor.
Kudüs Üniversitesi Siyaset Bilimi Profesörü Cihâd el-HARÂZÎN/جهاد الحرازين, “Rehinelerin HAMÂS'ın En Önemli Caydırıcı Unsurlarından Biri Olduğunu” söylüyor.
el-HARÂZÎN'e göre, bu durum siyâsî ve güvenlik denklemini altüst etme ve İTsrâil'i sokak ve medyadan gelecek acil bir İÇ MEYDAN OKUMAYLA karşı karşıya bırakma yeteneğine sahip.
el-HARÂZÎN, Siyonist oluşumun ikilemde kaldığını savunuyor:
“Gerekli Gördüğü Askerî Operasyonlardan Geri Adım Atmazken, Aynı Zamanda Siyâsî ve Medya Gündemine Hâkim Olan Rehine Sorununu da Görmezden Gelemiyor.”
FEMED (Zorla Kaybetmelere Karşı Avrupa Akdeniz Federasyonu) medya kuruluşunun direktörü İbrâhîm el-MEDHÛN/إبراهيم المدهون ise rehine meselesinin “Bir Baskı Aracı Olmanın Ötesine Geçerek Tüm Çatışmanın Seyrini Değiştirebilecek Stratejik Bir Araca Dönüşmesi Gerektiğini” düşünüyor.
el-MEDHÛN, “İtsrâil'in Askerî Çözüme Bağlı Kalıp Meselenin İnsânî Boyutunu Göz Ardı Etmesi Halinde Uzun Vadeli Bir Tükenmişlik Tuzağına Düşebileceğine” dikkat çekiyor. HAMÂS'ın, “Siyonist Kamuoyunun Bu Konudaki Hassasiyetinin Farkında Olduğunu ve Bunu Herhangi Bir Müzakerede Kendi Şartlarını Güçlendirmek İçin Kullanacağını” belirtiyor.
İtsrâil Terör Hükûmetinin İç Zorlukları:
Netanyahu hükûmeti artan iç baskılarla karşı karşıya. Muhalefet, “Hükûmeti Rehinelerin Güvenli Bir Şekilde Geri Dönmesini Sağlayacak Şekilde Durumu Yönetememekle” suçluyor. Halk ise “Askerî Operasyonların Devam Etmesinin Rehinelerin Hayatını Tehdit Ettiğine” inanıyor.
Bu çelişki, İTsrâil liderliğini stratejik bir soruyla karşı karşıya bırakıyor:
“Her Ne Pahasına Olursa Olsun Gerilim Tırmandırmaya Devam mı Edecek, Yoksa Rehinelerin Geri Dönmesini Garantileyen Siyâsî Bir Çözüm mü Üretecek?”
HAMÂS için rehineleri elinde tutmak hassas bir denge. İTsrâil'in hayatlarını tehlikeye atabilecek operasyonları nedeniyle bu kozunu kaybetmek istemiyor. Fakat aynı zamanda müzakere pozisyonunu da güçlendirmeleri gerekiyor.
el-MEDHÛN bu stratejiyi "Zamana Yaymak”, yani “Çatışmayı Uzatarak İtsrâil'i Siyâsî ve Askerî Olarak Tüketme Olarak” tanımlıyor.
Terörist İTsrâil'e Uluslararası Baskı:
GAZZE'de yıkım görüntüleri ortaya çıkmaya devam ederken, uluslararası alanda askerî operasyonların durdurulması yönündeki çağrılar yoğunlaşıyor. Rehine meselesi, İTsrâil'in uluslararası toplum nezdindeki konumunu daha da zorlaştıran bir etken haline geliyor. Uluslararası toplum, siviller ve rehinelerin güvenliğini sağlamak için ACİL müdahale talep ediyor.
FİLİSTİN açısından bakıldığında HAMÂS, “Rehine Sorununu Başarıyla Yönetmenin, Özellikle Arap ve Uluslararası Arabuluculuk Yoluyla İnsânî veya Siyâsî Şartlar Dayatabilirse, Kendisine Bölgesel Siyâsî İvme Kazandırabileceğine” inanıyor.
el-HARÂZÎN ise, bu faktörün “Bölgesel Güç Denklemini Değiştirebileceğine ve HAMÂS'a Gelecekteki Herhangi Bir Çözümde Daha Fazla Nüfûz Sağlayabileceğine” inanıyor.
Rehineler, Tırmanışın Caydırıcısı mı Yoksa Uzun Vadeli Bir Tükenişin Habercisi mi?
el-HARÂZÎN, rehinelerin HAMÂS'ın elinde olmasının, İTsrâil'i askerî tırmanışını ertelemeye zorladığına inanıyor. Bu durum, İTsrâil terör ordusunun pervasızca ilerlemesini engelleyen bir "FREN" görevi görüyor. Hatta “Bu Kısıtlamayı” devam eden bir tırmanış olarak gizlemeye çalışsa bile.
el-MEDHÛN ise HAMÂS'ın rehineleri kullanarak “Çatışmayı, Uzun Süreli Bir YIPRATMA SAVAŞINA Dönüştürebileceğini, İtsrâil Hükûmeti Üzerindeki İç Baskıyı Artırabileceğini ve Nihayetinde Onu Başlangıçtaki Askerî Hesaplamalarda Yer Almayan Tavizler Vermeye Zorlayabileceğini” söylüyor.
Rehine Dosyasının Geleceğine İlişkin Muhtemel Senaryolar:
1) TAKAS ANLAŞMASI: Gözlemciler, en muhtemel senaryonun, FİLİSTİNLİ tutukluların serbest bırakılması karşılığında rehine krizini sona erdirecek bir takas anlaşması olduğuna inanıyor. el-MEDHÛN'un HAMÂS'ın bunu müzakerelerde pazarlık unsuru olarak kullanma isteğine ilişkin açıklamaları da bunu gösteriyor.
2) TIRMANIŞIN DEVAM ETMESİ: İTsrâil, iç ve dış baskıları görmezden gelirse, askerî tırmanış devam edecek ve bu durum rehinelerin hayatlarını tehlikeye atarak durumu İTsrâil hükûmeti için ek bir yüke dönüştürebilecektir.
3) DOĞRUDAN ULUSLARARASI MÜDAHALE: el-HARÂZÎN'in de vurguladığı gibi, uluslararası taraflar, rehinelerin insânî boyutunu da göz önünde bulundurarak, İTsrâil'e taviz vermesi ve durumu yatıştırması yönünde baskı yapmak amacıyla doğrudan arabuluculuk girişimlerine başvurabilir.
Rehine meselesi, İTsrâil hesaplarının kırılganlığını ve Filistinlilerin pozisyonunun zorluğunu ortaya koyuyor. Rehineler aynı zamanda “Hem Tırmanışı Frenleyen Bir Unsur” “Hem de Uzun Vadeli Bir Yıpratma Aracı İşlevi” görüyor.
el-HARÂZÎN'in, “Onların Tırmanışta Kontrol Edici Bir Unsur Olarak Rol Oynadığına Odaklanan” analizi ile el-MEDHÛN'un “Onları İtsrâil'i Tüketme Stratejisinin Bir Parçası Olarak Gören” vizyonu arasında, dosyanın geleceği tüm ihtimallere açık kalıyor.
Ancak kesin olan şu ki; gelecekte herhangi bir çözüm veya sükûnet, HAMÂS'ın büyük bir stratejik hassasiyetle iplerini sıkı sıkıya elinde tuttuğu ve aynı anda sahayı, siyâseti ve bölgesel manzarayı etkilediği rehine düğümünün aşılması olmadan sağlanamayacak.
Anasayfa
Yazarlar
Yusuf Metin Yardımcı
Yazı Detayı
Bu yazı 149 kez okundu.
GAZZE REHİNE SORUNU: CAYDIRICI MI YOKSA UZUN VADELİ BİR YIPRATMA SAVAŞININ HABERCİSİ Mİ?
GAZZE'de devam eden askerî tırmanışın ortasında, rehine meselesi İTsrâil ile HAMÂS arasındaki çatışmada en tehlikeli ve hassas konulardan biri olarak ortaya çıktı.
İTsrâil, askerî operasyonları yoğunlaştırarak sahada yeni bir denklem kurmaya çalışırken, HAMÂS rehineleri stratejik bir pazarlık kozu olarak kullanmakla tehdit ediyor ve İTsrâil'i uzun vadeli siyasî ve askerî bir çatışmaya sürükleyebileceğini, bunun da terör devleti ve tüm bölge için sonuçları olacağını söylüyor.
Saha raporları, İşgalci ordusunun GAZZE genelindeki operasyonlarını ehemmiyetli ölçüde artırdığını, silahlı unsurların bulunduğundan şüphelenilen altyapı ve binaları hedef aldığını gösteriyor.
Siyonist SOYKIRIMCILARIN tahminlerine göre bu tırmanışın amacı; HAMÂS'ın askerî kapasitesini zayıflatmak ve gelecekteki müzakerelerde taviz vermeye zorlamak.
Öte yandan HAMÂS, sahadaki kararlılığı siyâsî baskıyla birleştiren ikili bir söylem benimsiyor. İTsrâilli rehinelerin hassasiyetini derinlemesine anlaması, bu değerli varlığı İTsrâil'e siyâsî şantaj yapmak, hasseten rehinelerin aileleri ve Siyonist kamuoyunun uyguladığı iç halk baskısı ışığında, hesaplarını yeniden gözden geçirmeye zorlamak için kullanmasına imkân tanıyor.
Kudüs Üniversitesi Siyaset Bilimi Profesörü Cihâd el-HARÂZÎN/جهاد الحرازين, “Rehinelerin HAMÂS'ın En Önemli Caydırıcı Unsurlarından Biri Olduğunu” söylüyor.
el-HARÂZÎN'e göre, bu durum siyâsî ve güvenlik denklemini altüst etme ve İTsrâil'i sokak ve medyadan gelecek acil bir İÇ MEYDAN OKUMAYLA karşı karşıya bırakma yeteneğine sahip.
el-HARÂZÎN, Siyonist oluşumun ikilemde kaldığını savunuyor:
“Gerekli Gördüğü Askerî Operasyonlardan Geri Adım Atmazken, Aynı Zamanda Siyâsî ve Medya Gündemine Hâkim Olan Rehine Sorununu da Görmezden Gelemiyor.”
FEMED (Zorla Kaybetmelere Karşı Avrupa Akdeniz Federasyonu) medya kuruluşunun direktörü İbrâhîm el-MEDHÛN/إبراهيم المدهون ise rehine meselesinin “Bir Baskı Aracı Olmanın Ötesine Geçerek Tüm Çatışmanın Seyrini Değiştirebilecek Stratejik Bir Araca Dönüşmesi Gerektiğini” düşünüyor.
el-MEDHÛN, “İtsrâil'in Askerî Çözüme Bağlı Kalıp Meselenin İnsânî Boyutunu Göz Ardı Etmesi Halinde Uzun Vadeli Bir Tükenmişlik Tuzağına Düşebileceğine” dikkat çekiyor. HAMÂS'ın, “Siyonist Kamuoyunun Bu Konudaki Hassasiyetinin Farkında Olduğunu ve Bunu Herhangi Bir Müzakerede Kendi Şartlarını Güçlendirmek İçin Kullanacağını” belirtiyor.
İtsrâil Terör Hükûmetinin İç Zorlukları:
Netanyahu hükûmeti artan iç baskılarla karşı karşıya. Muhalefet, “Hükûmeti Rehinelerin Güvenli Bir Şekilde Geri Dönmesini Sağlayacak Şekilde Durumu Yönetememekle” suçluyor. Halk ise “Askerî Operasyonların Devam Etmesinin Rehinelerin Hayatını Tehdit Ettiğine” inanıyor.
Bu çelişki, İTsrâil liderliğini stratejik bir soruyla karşı karşıya bırakıyor:
“Her Ne Pahasına Olursa Olsun Gerilim Tırmandırmaya Devam mı Edecek, Yoksa Rehinelerin Geri Dönmesini Garantileyen Siyâsî Bir Çözüm mü Üretecek?”
HAMÂS için rehineleri elinde tutmak hassas bir denge. İTsrâil'in hayatlarını tehlikeye atabilecek operasyonları nedeniyle bu kozunu kaybetmek istemiyor. Fakat aynı zamanda müzakere pozisyonunu da güçlendirmeleri gerekiyor.
el-MEDHÛN bu stratejiyi "Zamana Yaymak”, yani “Çatışmayı Uzatarak İtsrâil'i Siyâsî ve Askerî Olarak Tüketme Olarak” tanımlıyor.
Terörist İTsrâil'e Uluslararası Baskı:
GAZZE'de yıkım görüntüleri ortaya çıkmaya devam ederken, uluslararası alanda askerî operasyonların durdurulması yönündeki çağrılar yoğunlaşıyor. Rehine meselesi, İTsrâil'in uluslararası toplum nezdindeki konumunu daha da zorlaştıran bir etken haline geliyor. Uluslararası toplum, siviller ve rehinelerin güvenliğini sağlamak için ACİL müdahale talep ediyor.
FİLİSTİN açısından bakıldığında HAMÂS, “Rehine Sorununu Başarıyla Yönetmenin, Özellikle Arap ve Uluslararası Arabuluculuk Yoluyla İnsânî veya Siyâsî Şartlar Dayatabilirse, Kendisine Bölgesel Siyâsî İvme Kazandırabileceğine” inanıyor.
el-HARÂZÎN ise, bu faktörün “Bölgesel Güç Denklemini Değiştirebileceğine ve HAMÂS'a Gelecekteki Herhangi Bir Çözümde Daha Fazla Nüfûz Sağlayabileceğine” inanıyor.
Rehineler, Tırmanışın Caydırıcısı mı Yoksa Uzun Vadeli Bir Tükenişin Habercisi mi?
el-HARÂZÎN, rehinelerin HAMÂS'ın elinde olmasının, İTsrâil'i askerî tırmanışını ertelemeye zorladığına inanıyor. Bu durum, İTsrâil terör ordusunun pervasızca ilerlemesini engelleyen bir "FREN" görevi görüyor. Hatta “Bu Kısıtlamayı” devam eden bir tırmanış olarak gizlemeye çalışsa bile.
el-MEDHÛN ise HAMÂS'ın rehineleri kullanarak “Çatışmayı, Uzun Süreli Bir YIPRATMA SAVAŞINA Dönüştürebileceğini, İtsrâil Hükûmeti Üzerindeki İç Baskıyı Artırabileceğini ve Nihayetinde Onu Başlangıçtaki Askerî Hesaplamalarda Yer Almayan Tavizler Vermeye Zorlayabileceğini” söylüyor.
Rehine Dosyasının Geleceğine İlişkin Muhtemel Senaryolar:
1) TAKAS ANLAŞMASI: Gözlemciler, en muhtemel senaryonun, FİLİSTİNLİ tutukluların serbest bırakılması karşılığında rehine krizini sona erdirecek bir takas anlaşması olduğuna inanıyor. el-MEDHÛN'un HAMÂS'ın bunu müzakerelerde pazarlık unsuru olarak kullanma isteğine ilişkin açıklamaları da bunu gösteriyor.
2) TIRMANIŞIN DEVAM ETMESİ: İTsrâil, iç ve dış baskıları görmezden gelirse, askerî tırmanış devam edecek ve bu durum rehinelerin hayatlarını tehlikeye atarak durumu İTsrâil hükûmeti için ek bir yüke dönüştürebilecektir.
3) DOĞRUDAN ULUSLARARASI MÜDAHALE: el-HARÂZÎN'in de vurguladığı gibi, uluslararası taraflar, rehinelerin insânî boyutunu da göz önünde bulundurarak, İTsrâil'e taviz vermesi ve durumu yatıştırması yönünde baskı yapmak amacıyla doğrudan arabuluculuk girişimlerine başvurabilir.
Rehine meselesi, İTsrâil hesaplarının kırılganlığını ve Filistinlilerin pozisyonunun zorluğunu ortaya koyuyor. Rehineler aynı zamanda “Hem Tırmanışı Frenleyen Bir Unsur” “Hem de Uzun Vadeli Bir Yıpratma Aracı İşlevi” görüyor.
el-HARÂZÎN'in, “Onların Tırmanışta Kontrol Edici Bir Unsur Olarak Rol Oynadığına Odaklanan” analizi ile el-MEDHÛN'un “Onları İtsrâil'i Tüketme Stratejisinin Bir Parçası Olarak Gören” vizyonu arasında, dosyanın geleceği tüm ihtimallere açık kalıyor.
Ancak kesin olan şu ki; gelecekte herhangi bir çözüm veya sükûnet, HAMÂS'ın büyük bir stratejik hassasiyetle iplerini sıkı sıkıya elinde tuttuğu ve aynı anda sahayı, siyâseti ve bölgesel manzarayı etkilediği rehine düğümünün aşılması olmadan sağlanamayacak.
Ekleme
Tarihi: 22 Eylül 2025 -Pazartesi
GAZZE REHİNE SORUNU: CAYDIRICI MI YOKSA UZUN VADELİ BİR YIPRATMA SAVAŞININ HABERCİSİ Mİ?
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.