İSRÂİL'İN SÛRİYE'YE YÖNELİK PLANLARI NELER? -II-
İSRÂİL'İN SÛRİYE'YE YÖNELİK PLANLARI NELER? -II-
Amerika Birleşik Devletleri, İsrail ve bazı Arap ülkeleri de dâhil olmak üzere dış güçler, İran'ın Orta Doğu'daki etkisini ortadan kaldırmak için, siyasi gelişmeler sürecinde ve özellikle geçen yılki olaylardan sonraki iktidar paylaşımı sürecinde belirleyici bir rol oynadı.
Aslında, Suriye'deki gelişmeler doğal bir siyasi doğuş olarak değerlendirilemez. Bu gelişmeler; daha çok İsrail'in yerel ve iç temellerden yoksun kuzey cephesini güvence altına almanın yanı sıra, hükûmet tarafından dayatılan bir dizi siyasi karara toplumsal bir tepkiydi. Bu şartlar altında, güç dağılımı doğru ve dengeli bir şekilde gerçekleştirilmedi.
Kürt, Alevi ve diğer etnik gruplar da dâhil olmak üzere dini azınlıklar; siyasi iktidar, toplumsal yönetim ve devlet kurumları yapısında yer bulamadılar. Bu durum, yıllardır bastırılmış veya gizlenmiş olan toplumsal ve etnik uçurumların yüzeye çıkmasına ve bir bakıma patlayan bir ÇIBANA dönüşmesine sebep oldu.
Süveydâ tecrübesi, bu durumun bir tezahürüdür. Yani, toplumsal çatışma ve kimlik talepleri biçiminde biriken hoşnutsuzluğun taşmasıdır. Daha evvel de belirtiğimiz gibi, Suriye'deki gelişmeler doğal bir doğum olarak değerlendirilemez. Bu ülkede yaşananlar aslında bir tür SİYASİ ve TOPLUMSAL SEZARYEN idi.
Bu açıdan bakıldığında, Ahmed eş-ŞER’A "YIKIM ÇAĞI"nın katalizörünün bir sembolü olarak görülebilir. Suriye'nin istikrar ve barışa ulaşması için önünde uzun ve zorlu bir yol var.
Bu arada, ABD ve İsrail gibi yabancı aktörler Suriye'deki gelişmeleri şekillendirmede ciddi bir rol oynadı. Haliyle Suriye sahnesinde hedeflerinin yeni unsurları ortaya çıkmaya devam ediyor.
Dolayısıyla, SÜVEYDÂ'daki HADİSELERİN İSRAİL'İN HEDEFLERİ NEDENİYLE YAKIN ZAMANDA SONA ERMESİ PEK MUHTEMEL GÖRÜNMÜYOR. Herhangi bir ATEŞKES yapılsa bile küllerin altındaki ATEŞ aniden harlanabilir.
İsrail, son yıllarda Suriye'deki azınlık ve etnik toplulukları kendine yakınlaştırma çabalarının açık bir geçmişine sahip. Bu politika, merkezî hükûmeti zayıflatmak ve ayrılıkçı eğilimleri körüklemek için tasarlanmış. Nitekim, bazı azınlıklar arasındaki merkezî hükûmetten ayrılma arzusunun alevleri, İsrail'in beslenmesi ve yönlendirilmesiyle her zaman canlı tutulmuştur.
Süveydâ örneğinde, hasseten bu bölgedeki Dürzilerin yoğun varlığı ve Suriye'deki bu %3'lük nüfusun siyasi, sosyal ve tarihsel özellikleri göz önüne alındığında, İsrail'in TAMPON BÖLGE oluşturma konusundaki özel hedeflerine dikkat etmek gerekir.
İSRAİL'in SON SENELERDEKİ STRATEJİSİ; “Topraklarını, Kendisine Daha Yakın Hisseden Hizip ve Etnik Gruplarla Çevreleme İlkesine” dayanmaktadır. Bu politika, özellikle Orta Doğu'daki Arap olmayan azınlıklarla etkileşiminde Arap-İsrail çatışması nedeniyle, İsrail'in varlığının en başından beri izleniyor.
Bu yaklaşımın neticesi, Tel Aviv ile Suriye'deki bazı etnik ve dini topluluklar arasında derin ve gizli bağlantıların oluşmasıdır. Bu topluluklar artık İsrail adına güvenlik ve siyasi rol üstlenebilecek konumdadır. Bana göre şu anda en önemli sorun, Suriye'deki çatışmayı yönetmek için sürdürülebilir bir çerçeve tasarlayamamaktır.
Çatışma yönetimi yalnızca bilimsel bir süreç değil, aynı zamanda dikkatli bir AŞAMALANDIRMA, KAMUOYU KATILIMI ve gerçek bir UZLAŞMA NİYETİ gerektirir. Şu anda, göreceli bir barış olsa bile, bu barış küller içerisindedir ve gerginliklerin her an yeniden alevlenmesi pekâlâ mümkündür.
Bu arada, Nusra Cephesi de dâhil olmak üzere merkezî hükûmeti destekleyen grupların bu gerginliklerdeki rolü göz ardı edilemez. Bu gruplar aynı zamanda ulusal düzeydeki karmaşık gerginlik bulmacasının bir parçasıdır ve krizi her an körükleyebilir. Ancak bu iç faktörlere ek olarak, dış aktörlerin eylem ve tepkilerine de dikkat edilmelidir.
Gerilimler azalır ve istikrara doğru ilerlerse, bu istikrarı sürdürmeye çalışacak aktörler olacaktır.
Ancak şunu net olarak söyleyebiliriz ki; Suriye'de istikrar ve güçlü bir hükûmetle ilgilenmeyen aktörlerden biri İsrail'dir. ABD de bu gibi durumlarda genellikle İsrail politikalarını keyifle destekler.
- B İ T T İ -